Efendim şimdi anlatmak istediğim konu, neşeli soframızda akşam yemeğimizi yerken bir yerden, bir şekilde, yeniden aklımıza gelmiş, gündemimize oturmuş, yine yeniden birbirimize anlatır, unutulan yerleri hatırlatırken olayın olduğu ilk günkü gibi kahkahalara boğulmamıza neden olmuş bir konudur.
Çoğunuzun bildiği gibi önüne geçilemeyen artık kanıksanmış ve bana göre oldukça yanlış bir durumdur ki özellikle çocuk cinsel organlarına benim burda saymak istemediğim çeşitli isimler takılır. Çocuk belli bir yaşa geldiğinde -bu yaş genelde bezinden kurtulup, tuvalet eğitimini almaya başladığı yaşlardır- sürekli bezle kapatılan organının birden bire özgür kalması ve o bölgeye daha rahat ulaşmaya başlamasıyla küçücük kafasında da soru işaretleri oluşmaya başlar. Aklının erdiği, dilinin döndüğünce o soruları doğal olarak en yakınındakilere -anne, baba, anneanne, babaanne vs.- sormaya başlar. İşte tam da bu dönemde çocuğun cinsel organına isimler veya bir isim takmak, çocuğa bu şekilde öğretmek ve çocuğun koca bir adam veya bir kadın olduğunda bile kendi cinsel organına böyle hitap edecek kadar bu ismin beynine işlemesini sağlamak bana göre son derece yanlış bir davranıştır. Birazdan gülmekten yarılmamıza neden olan konuyu okuduğunuzda eminim siz de bana hak vereceksiniz. Bunu sadece bilinçsiz ebeveynler mi yapar? Tabii ki hayır. Çünkü gayet bilinçli olanların da sırf şirinlik adına bu şekilde davrandığına çokça şahit oldum.
Çocuk cinsel organına takılan bu isimlerin eşimin mesleğinden dolayı çokça yer gezmiş-görmüş, çeşitli memleketlerden arkadaş edinmiş bir kişi olarak kişilere, kültürlere, örf ve ananelere ve haritadaki yerlere göre değiştiğini gördüm. Örneğin şu anda biz Trakya görevimizi tamamlamak üzere bu bölgede bulunuyoruz ve bu bölgede genelde kız çocukların cinsel organına, "ipek" denmekte... Adı İpek olan ve bu durumu bilen bütün bayanların adına konuşmam gerekirse bu son derece rahatsız edici ve çirkin bir durum. Zira İpek, kız çocuklara verilebilecek ve son derece incelik, kibarlık, zerafet ve yumuşaklık taşıyan gayet hoş bir isim.
Neyse konumuza dönersek, kadın cinsel organını vajina, erkek cinsel organını penis olarak bilen ve henüz ana sınıfına başlamış olan oğlum Berkay -şu anda 8 yaşında- bir gün okuldan eve döndüğünde yemeğini yerken birden bana, "ipek nedir anne?" diye bir soru yöneltti. O zamana kadar bu ismin bu şekilde de kullanıldığından haberi olmayan ben, genelde verdiğimiz davet yemeklerinde kullandığımız ipekten örtüyü çekmecesinden çıkarıp örnek göstererek, "ipek, ipekböceğinin ürettiği, insanların kumaş, iplik vs. yapmak için kullandığı bir liftir. Ayrıca yumuşaklığından, güzelliğinden ve inceliğinden dolayı bu ismi kızlara da koyarlar" dedim ve bunun nereden aklına geldiğini sorduğumda ise önce yalnızca bir, "hiiiiiiç..." cevabı aldım. Kafası karışmış gibiydi ve belli ki benim anlattıklarımla çelişmesini sağlayacak birşeyler yaşamıştı. Zorladığımda bana anlattığı şuydu: " Bugün öğretmenimiz oynamamız için bahçeye çıkmamıza izin verdiğinde X kız arkadaşımla kantinden çubuk kraker alarak ağacın altındaki bankta oturup yemeye başladık. Sonra o birden çubuk kraker paketini benim elime tutuşturarak, "kilodum ipeğimin arasına girdi, düzeltmek için tuvalete gitmem gerek!" diyerek gitti..." dedi. Epey bir güldükten sonra ona bu yanlışlığı açıklamaya çalıştım. Sınıflarında ayrıca İpek isminde bir arkadaşı olan, kadın cinsel organını da vajina olarak bilen oğlumun kafasının oldukça karışmış olması son derece doğaldı.
Sonra bir gün öğretmeniyle yıl sonu gösterileri hakkında konuşurken, "Aaa Müjgan Hanım bu arada dün şöyle bir olay oldu..." diyerek anlatmaya başladı. Henüz teneffüsleri bitmiş ve beraberce yeni bir şarkıyı öğrenirlerken kızlardan biri tuvalet izni istemiş. Öğretmen hanım da, teneffüsün aynı zamanda bu işler için olduğunu, daha henüz içeri girdiklerini, oyuna dalarak tuvaletlerini yapmayı unuttuklarını sonra da dersi böldüklerini söylemiş. Kız, "ama ben çişimi yapmayacağım ki, ipeğimi kaşındırdığı için kilotlu çorabımı çıkartmak istiyorum!" deyince benim oğlum daha fazla dayanamamış ve öğretmenine dönerek; "Öğretmenim siz bize herşeyi öğretmek için varsınız değil mi? Lütfen şu kızlara da öğretir misiniz artık: Onun adı ipek değil, vajina, vajina, va-ji-naaa..." diyerek patlamış. :D
Garip olanı, öğretmeni bunu bana anlattıktan sonra, "Kulaklarıma inanamadım, Berkay gibi bir çocuk böyle şeyleri nereden öğrenmiş olabilir?" demez mi? Ben de, "X hanım siz de çok iyi bilirsiniz ki, eğitim önce ailede başlar. Bu konuların temelini ilk alması gerektiği yerden yani benden öğrendi ve öğretilmesi gerektiği şekilde öğrendi. Önce ben doğruyu vermek istedim ki, yanlışı duyduğunda rağbet etmesin ve kafası karışmasın ki buna rağmen çocuğun bir süreliğine kafası karıştı" dedim. O hala, "ama biz bu şekilde öğretmeyiz, onun için öyle söyledim, lütfen yanlış anlamayın..." diyordu. Neden bu şekilde öğretmediklerini, neden doğru ismi varken garip isimler taktıklarını ve neden göze göz, kulağa kulak, ayağa ayak derken iş cinsel organa geldiğinde, vajina veya penis denilmesinden utandıklarını sordum. Sonuçta onlar da insan vücudunun bir parçası ve organıydılar. El gibi, burun gibi bir isimleri vardı. "Bilirsiniz işte..." dedi. Bu, "bilirsiniz işte..." cümlesinin altında yatan çok neden vardı tabii ama benim bu nedenleri tartışacak ne vaktim ne de sabrım vardı. Ayrıca:
Sonra bir gün öğretmeniyle yıl sonu gösterileri hakkında konuşurken, "Aaa Müjgan Hanım bu arada dün şöyle bir olay oldu..." diyerek anlatmaya başladı. Henüz teneffüsleri bitmiş ve beraberce yeni bir şarkıyı öğrenirlerken kızlardan biri tuvalet izni istemiş. Öğretmen hanım da, teneffüsün aynı zamanda bu işler için olduğunu, daha henüz içeri girdiklerini, oyuna dalarak tuvaletlerini yapmayı unuttuklarını sonra da dersi böldüklerini söylemiş. Kız, "ama ben çişimi yapmayacağım ki, ipeğimi kaşındırdığı için kilotlu çorabımı çıkartmak istiyorum!" deyince benim oğlum daha fazla dayanamamış ve öğretmenine dönerek; "Öğretmenim siz bize herşeyi öğretmek için varsınız değil mi? Lütfen şu kızlara da öğretir misiniz artık: Onun adı ipek değil, vajina, vajina, va-ji-naaa..." diyerek patlamış. :D
Garip olanı, öğretmeni bunu bana anlattıktan sonra, "Kulaklarıma inanamadım, Berkay gibi bir çocuk böyle şeyleri nereden öğrenmiş olabilir?" demez mi? Ben de, "X hanım siz de çok iyi bilirsiniz ki, eğitim önce ailede başlar. Bu konuların temelini ilk alması gerektiği yerden yani benden öğrendi ve öğretilmesi gerektiği şekilde öğrendi. Önce ben doğruyu vermek istedim ki, yanlışı duyduğunda rağbet etmesin ve kafası karışmasın ki buna rağmen çocuğun bir süreliğine kafası karıştı" dedim. O hala, "ama biz bu şekilde öğretmeyiz, onun için öyle söyledim, lütfen yanlış anlamayın..." diyordu. Neden bu şekilde öğretmediklerini, neden doğru ismi varken garip isimler taktıklarını ve neden göze göz, kulağa kulak, ayağa ayak derken iş cinsel organa geldiğinde, vajina veya penis denilmesinden utandıklarını sordum. Sonuçta onlar da insan vücudunun bir parçası ve organıydılar. El gibi, burun gibi bir isimleri vardı. "Bilirsiniz işte..." dedi. Bu, "bilirsiniz işte..." cümlesinin altında yatan çok neden vardı tabii ama benim bu nedenleri tartışacak ne vaktim ne de sabrım vardı. Ayrıca:
Doğuştan kör bir insana ışığı nasıl anlatabilirsiniz ki?
Sevgilerimle...
5 yorum:
Komik bir olay gerçekten,Berkay'a işin doğru olanını öğretmeniz gerçekten güzel bir davranış.Yakında kendi organının işlevi hakkında da sorular gelecektir hazırlıklı olmanızı öneririm.Nihayetinde erkek çocuğu doğrusunu öğretmek yine size düşer.
Çocuklara sempatikliğinden ve sevimliliğinden dolayı böyle isimler takılmasını doğal bizim evimizde de takma isimli bir 'fıstık'ımız var :)
Ancak aileler çocuklarına ulu orta yerde aleni şekilde fıstığım kaşınıyor,ipeğimin arasına çamaşırım sıkıştı gibi söylemlerde bulunmamasını,söyleyecekse de bunu söyleyeceği insanın kulağına fısıldaması gerektiğini öğretmesi gerekir.
Yoksa berkay gibi dobra ve dürüst çocuklar çıkacak ve işin gerçeğini paylaşma gereğini duyacaktır.
sizin evin halleri bir başka anlaşılan...=)
Gerçekten dobra çocuklarınız var...Arda durumlarından sonra Berkay durumlarıda güzel bir yazı olmuş=)
İpek demek,milletin aklına da geliyor yaw.Berkay da bu dobralık varken,epey hikayenin daha çıkacağına eminim:)
Vallahi çok güldüm:D Berkay'a da maşallah. Gerçekten aslında çok güzel bir konuya temas etmişsin canım, ama böyle gelmiş böyle gider demek adetimiz olmuş. Hep böyle gülün inşallah. Sevgiler
:D aferin oğlunuza.gerçekten ok komik :D:D:D
Yorum Gönder